Güli Yarem, Türk halk müziğinde ve özellikle Alevi-Bektaşi geleneğinde sıkça karşılaşılan bir ifadedir. Derin anlamlar barındıran bu terim, hem bir sevgiliye hitap şekli olarak hem de tasavvufi bir sembol olarak kullanılmaktadır.
Dolayısıyla Güli Yarem, kelime anlamı olarak "benim gül yüzlü sevgilim", "gül gibi güzel yarim" gibi anlamlara gelir. Ancak bu ifadenin anlamı, sadece sözlük anlamıyla sınırlı değildir.
Güli Yarem, Türk halk müziğinde ve özellikle Aşık edebiyatında sıklıkla kullanılan bir motif olmuştur. Şarkılarda, türkülerde, deyişlerde sevgilinin güzelliğini, saflığını ve değerini ifade etmek için kullanılır. Bu ifade, sadece dünyevi bir aşkı değil, aynı zamanda ilahi aşkı, Hakk'ı ve Hakikat'i de sembolize edebilir.
Alevi-Bektaşi inancında Güli Yarem ifadesi daha derin anlamlar taşır. Bu gelenekte "Gül", Hz. Muhammed'i, "Yar" ise Allah'ı temsil edebilir. Bu durumda Güli Yarem, "Hz. Muhammed'in nuruyla aydınlanan, Allah'a yakın olan sevgili" anlamına gelir.
Ayrıca, Güli Yarem bazen Ehlibeyt'i sembolize edebilir. Bu durumda "Gül", Hz. Muhammed'in soyundan gelen ve İslam'ın özünü temsil eden kutsal kişileri ifade eder.
Bu gelenekte, Güli Yarem ifadesi sadece bir iltifat değil, aynı zamanda bir bağlılık ve saygı ifadesidir. Bu ifadeyi kullanan kişi, sevgilisine veya muhatabına olan derin sevgisini, saygısını ve inancını dile getirmiş olur.
Bir Aşık, sevgilisine yazdığı bir şiirde:
"Güli yarem, yüzün güle benziyor, Gözlerin derya, gönlüm sende eriyor."
Bir Derviş, Allah'a yakarışında:
"Güli yarem sensin, gönlümde yanan, Nurundan mahrum etme, ey Rahman."
Güli Yarem, Türk kültüründe ve özellikle Alevi-Bektaşi geleneğinde derin anlamlar taşıyan önemli bir ifadedir. Sadece bir sevgiliye hitap şekli olmanın ötesinde, ilahi aşkı, Hakk'ı, Hakikat'i ve kutsal değerleri sembolize eder. Bu nedenle, Güli Yarem ifadesi, Türk halk müziğinde ve edebiyatında sıklıkla kullanılan ve derin duyguları ifade eden önemli bir motif olmuştur.